Retina Club

Yaşa Bağlı Maküla Dejeneresansı Tedavisinin Geleceği-2


Okuma:398

İntravitreal implantlar

İdeal bir dünyada, intravitreal implantlar ve cihazlar, gözün arka segmentindeki hücreler / dokular üzerinde önemsiz / zarar verici etki bırakmayacak şekilde olmalıdır. Nano-ölçekli biyobozunur implantlar oküler hastalıkların tedavisinde kullanımına rağmen, intravitreal ilaç dağıtımı için kullanılan bazı cihazlar (silikon implantları / ekleri ve mikro-pompaları gibi) biyobozunur değildir. İlaç moleküllerini veya ilaç üreten hücreleri içeren bu cihazlar, belirtilen ilacı vermek üzere vitre içine enjekte edilebilir veya cerrahi olarak yerleştirilebilir.

 

Enkapsüle Hücre Tedavisi (ECT)

Enkapsüle hücre tedavisi (encapsulated cell therapy, ECT) gözün arka kısmına uzun süreli salınım sağlayan bir tedavi yaklaşımıdır. ECT platformu genetik olarak sitokinler, monoklonal antikorlar, FAB fragmanları, füzyon proteinleri ve peptidler gibi tedavi edici etkisi olan geniş yelpazede proteinleri üretmek üzere geliştirilmiş, tescilli, ölümsüzleştirilmiş, tümörojenik etkisi olmayan insan retina pigment epitel tabakası kullanır. Hücrelerin her biri, ilacı dışa doğru ileten, içeriye ise oksijen ve besin maddelerinin difüzyonuna izin veren ve inflamatuar yanıta yol açmayan yarı geçirgen bir zarla çevrili kartuşlarda saklanmaktadır. İmplant küçük bir skleral insizyonla yerleştirilmekte ve titanyum bir klip vasıtasıyla sklera duvarına sütüre edilmektedir. Eğer gerek olursa kolaylıkla çıkarılabilmektedir.

ECT platformunun diğer uzun süreli tedavilere göre pek çok olası avantajı bulunmaktadır. Tek başına veya başka ilaçlarla birleştirilip uygulanarak vitre içerisinde iyileştirici proteinlerin sürekli üretilmesine olanak sağlayabilir. ECT’nin pek çok retinal hastalığın tedavisinde kullanılabilecek şekilde en az 2 yıl boyunca devamlı proteinlerin salınmasını sağladığı gösterilmiştir, ayrıca yeni bir çalışmada bu sürenin en az 5 yıl olduğu öne sürülmüştür. Ek olarak, ECT implantı sayesinde sürekli ve düşük dozda ilaç uygulaması da bolus enjeksiyonlarda oluşabilecek lokal ve sistemik yan etkileri azaltabilir.

NT-501 ECT

ECT platformu kullanılarak bazı retinal hastalıkların tedavisinde kullanılabilecek, genetik olarak terapötik dozlarda siliyer nörotrofik faktör salınımı sağlayacak enkapsüle insan hücrelerini içerir. Glokomu olan hastalarda yapılan ilk çalışmalarda ilk 1 ay içerisinde başlayan ve en az 18 ay kadar devam eden görme alanı indeksi ve maküla ve sinir lifi katmanı hacminde artış sağladığı gösterilmiştir. Makula telanjiektazili (MacTel) ve glokomlu deneklerde dahil olmak üzere NT-501 ECT ile çoklu klinik çalışmalar yürütmektedir.

NT-503 ECT

ECT platformu içinde yaş tip YBMD ve diğer neovasküler retinal hastalıkların tedavisinde çözünebilen VEGF (soluble VEGF, sVEGF) reseptörü füzyon proteini içermektedir. In vitro ortamda, NT-503 ECT tarafından üretilen sVEGF proteini, aflibercept çalışmalarında rapor edilen oranlarla benzer şekilde, insan VEGF-A ile pikomolar düzeyde affinite göstermektedir ve ranibizumaba göre yaklaşık 700 kat daha fazla affiniteye sahiptir.

NT-503 ECT’nin devam eden doz belirleme çalışmasında üç farklı doz şeması ve iki ECT biçimi çalışılmıştır. İlk sonuçlara göre en yüksek doz grubunda diğer tedavi yöntemleri ile karşılaştırıldığında daha az sıklıkta enjeksiyon aralığında, en az 20 ay boyunca görme keskinliği yanıtında ve maküla kalınlaşmanın azalmasında klinik olarak anlamlı sonuçlar elde edilmiştir. Ayrıca, güvenli ve iyi tolere edildiği de görülmüştür. NT-503 ECT güvenilirlik ve etkinliğinin intravitreal aflibercept enjeksiyonuyla karşılaştırıldığı faz 2 randomize, çift maskeli, aktif kontrollü, çok merkezli çalışma yapılmıştır. Yaş tip YBMD tedavisinde ECT tarafından verilen çözünür bir anti-vasküler endotel büyüme faktörü (anti-VEGF) reseptör proteini (NT-503) Faz 2 klinik çalışması durdurulmuştur. Çalışma, tedavi kolunda kurtarma ilacı gerektiren olgu sayısının beklenenden fazla sayıda olması nedeniyle durdurulmuştur. ECT, deneme süresi boyunca iyi tolere edilmiş ve durdurma kararına etkisi olan bir güvenlik problemi gözlemlenmemiştir.

 

İntravitreal Cihazlar

Bunlardan I-vation (Surmodics Inc.), triamsinolon asetonid (TA) vermek için intravitreal implant olarak kullanılan sürekli bir dağıtım sistemidir. Poli (metil metakrilat) ve etilen-vinil asetat ile kaplanmış bir titanyum helisel bobinidir ve polimer kaplama TA ile yüklenmiştir. Salınımı göz muayenesi sırasında düşük enerjili lazer tarafından tetiklenebilir.

pSivida, gözenekli nano-ölçekli bal peteği benzeri silikon (biyosilikon) veya biyobozunur polimerik cihaz olan Thethadur'u geliştirmiştir. Vitre içine implante edildikten sonra kontrollü bir şekilde salınabilen belirlenmiş ilaç molekülleri (örneğin, küçük moleküller ve antikorlar gibi biyolojikler) ile yüklenebilir.

 

Doldurulabilir cihazlar

Doldurulabilir mikroelektromekanik sistemlerden, Replenish Inc. tarafından geliştirilen mikropompa, DME gibi kronik ve refrakter oküler hastalıkların tedavisinde kullanılabilir. Bir çalışmada, güvenliği ve cerrahi uygulanabilirliği, DME hastalarında yeni bir posterior mikropompa insanda ilk oküler implant olarak değerlendirilmiştir, 90 günlük bir süre boyunca güvenliği kanıtlanmış ve çoklu programlanabilir ilaç ve yeniden doldurma olasılığı kanıtlanmıştır.

 

Sonuç

Bugüne kadar, nano-ölçekli koloidal sistemler, nanobiyo-yapıştırıcılar, uyaranlara duyarlı hidrojeller, konjonktival implantlar, Mikro-pompalar, episkleral ekstrüzyon maddeleri, enkapsüle hücre teknolojisi, yeniden doldurulabilir ilaç dağıtım cihazları temelinde oküler segmentlerdeki ilaçların biyoyararlanımın arttırılması için bir dizi sistem ve cihaz kullanılmıştır. Bu sistemlerin özellikle gözün arka kısmı için ilaçların serbest bırakılmasındaki belirgin özellikleri, bu gelişmiş sistemlerin bazılarını YBMD ve DMÖ gibi hastalıklar için önemli bir tedavi yöntemi seçeneği olarak ortaya koymaktadır.

Hastalarını uzun vadede en iyi şekilde tedavi etmek için çeşitli yollar aranan bu dönem, retina uzmanları için heyecan verici bir dönemdir.

[Kaynak: 1- Lad EM, Hammill BG, Qualls LG, Wang F, Cousins SW, Curtis LH. Anti-VEGF treatment patterns for neovascular age-related macular degeneration among medicare beneficiaries. Am J Ophthalmol. 2014 Sep;158(3):537-43.e2. 2- Holekamp NM, Liu Y, Yeh WS, Chia Y, Kiss S, Almony A, Kowalski JW. Clinical utilization of anti-VEGF agents and disease monitoring in neovascular age-related macular degeneration. Am J Ophthalmol. 2014 Apr;157(4):825-833.e1. 3- Ho AC. The Future of Long-Term AMD Treatment. Retina Today. 2015; 2015 October: 72-75. 4- Barar J, Aghanejad A, Fathi M, Omidi Y. Advanced drug delivery and targeting technologies for the ocular diseases. Bioimpacts. 2016;6(1):49-67].

 

Not: Katkılarından dolayı Dr. Aslıhan Esra Omay ve Dr. Mehmet ÇITIRIK’a teşekkür ederiz.

 

Web sitemizdeki bu bilgiyi, sunu ve yayınlarınızda aşağıdaki şekilde kaynak göstererek kullanabilirsiniz.

(Omay AE, Çıtırık M, Teke MY. Yaşa Bağlı Maküla Dejeneresansı Tedavisinin Geleceği-2. http://www.retinaclub.com/ Son Güncellenme Tarihi 01/12/2019).